Medical Point App
Medical Point Mph App Store
İndir

Özellikli Merkezlerimiz

Meme Hastalıkları Merkezi (Senoloji)

Randevu Alın

Hakkında

İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Senoloji (Meme Hastalıkları) Merkezi olarak, meme hastalıklarının tanı ve tedavisinde en güncel ve ileri teknolojileri kullanarak hastalarımıza en iyi hizmeti sunmayı amaçlıyoruz. Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türü olup erken tanı ve doğru tedavi yöntemleriyle hastaların yaşam kalitesini artırmak ve yaşam süresini uzatmak mümkündür.

Merkezimizde, meme hastalıklarının tanısında ve tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenmektedir. Meme cerrahlarımız, radyoloji uzmanlarımız, patoloji uzmanlarımız, tıbbi onkologlarımız, radyasyon onkologlarımız, nükleer tıp uzmanlarımız, plastik cerrahi uzmanlarımız, tıbbi genetik uzmanlarımız ve jineko-onkoloji uzmanlarımızdan oluşan deneyimli ekibimiz, her hastanın durumunu titizlikle değerlendirerek, en uygun tedavi planını belirler. Bunun yanı sıra; psikiyatri uzmanı, fizik tedavi uzmanı ve diyetisyen gibi yardımcı branşlarımız da tedavi sürecine dahil olarak hastalarımızın hem fiziksel hem de psikolojik olarak en iyi şekilde desteklenmesini sağlar.

Merkezimizde, modern radyolojik meme görüntüleme yöntemleri olan meme muayenesi, meme ultrasonografisi (USG), dijital tomosentez, yapay zekaya sahip kontrastlı mamografiler ve meme MR gibi ileri teknolojiler kullanılarak, meme hastalıklarının erken tanısı konulmaktadır. Bu sayede, meme kanserine erken evrede müdahale edilerek, organ kayıplarının ve geniş cerrahi müdahalelerin önüne geçilebilmektedir.

Tedavi sürecinde, medikal onkoloji alanındaki en son gelişmeler doğrultusunda, kemoterapi, akıllı ilaç tedavileri, immünoterapiler ve hormonoterapiler gibi yenilikçi yaklaşımlar uygulanmaktadır. Ayrıca, onkoplastik meme cerrahisi teknikleri ile estetik açıdan daha güzel ve fonksiyonel sonuçlar elde edilmektedir. Bu sayede, meme kanseri hastalarının vücut bütünlüğü korunurken, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri mümkün hale gelmektedir.

Senoloji Merkezi olarak, her meme kanseri hastasının tedavisini bireyselleştirilmiş olarak planlıyor; hastanın yaşı, menopoz durumu, hastalığın evresi, tümörün biyolojik özellikleri, kalıtsal yatkınlıkları ve hasta tercihleri gibi birçok faktörü dikkate alarak en uygun tedavi yöntemini belirliyoruz.

Meme kanserinde erken tanının hayat kurtarıcı olduğu bilinciyle, hastalarımıza en ileri tanı ve tedavi hizmetlerini sunmaktan gurur duyuyoruz. Merkezimizde, hastalarımızın tüm süreç boyunca en iyi şekilde bilgilendirilmeleri, desteklenmeleri ve tedavi edilmeleri için buradayız.

MEME SAĞLIĞI

Meme en önemli kadın cinsiyet organlarından biridir. Emzirme gibi kutsal bir görevi vardır. Yeni doğan bebeğin beslenmesini sağlayan sütün üretildiği organdır.

Meme dokusu göğüs ön duvarına yerleşmiştir, dış orta bölümünde meme başı ve areola denilen meme başının etrafındaki koyu kahverengi cilt alanı bulunur.

Memede sütün üretildiği en ufak birime lobül denir. Bu ufak lobüller birleşerek lobları oluşturur. Bir memede yaklaşık 15 ile 20 lob vardır. Lobüllerde üretilen süt duktus denen kanallara aktarılır. Duktuslar birleşerek meme başının arkasındaki ana süt kanallarına açılır. Buradan da süt meme başına iletilir.

Meme dokusunun içinde süt bez (glandüler) yapıları dışında memeyi destekleyen yağ ve bağ dokuları da vardır.

Memenin lenfatik drenajı (beyaz kan damarları) öncelikle koltuk altı (aksilla) lenf nodlarına, iç lenf nodlarına (parasternal), köprücük kemiğinin etrafındaki (supraklavikuler ve infraklaviküler) lenf bezelerine (nodlarına) drene olur.

Meme dokusu doğumdan menopoza kadar bir kadının hayatı boyunca sürekli değişime uğrar. Meme sağlığı bir kadının hayatı boyunca büyük bir önem taşır.

 
Kendi Kendine Meme Muayenesi

Kadınların 25 yaşından sonra ayda bir kez kendi memesini muayene etmesidir. Kendi kendine meme muayenesinin doğru yapılması ve bu konu hakkında bilgilendirme meme uzmanları tarafından yapılmalıdır. Adet gören kadınlar adetin başlangıç gününü sıfır sayarak adetin 7. ve 10. günleri arasında yapmalıdır. Menopozdaki kadınlar ise kendilerinin belirleyeceği bir günde yapabilirler.

Sadece kendi kendine meme muayenesine güvenilmez, mutlaka belli peryodlarla meme uzmanları tarafından kontrole gitmeleri ve meme görüntülemelerini (Meme USG, Mammografi Meme MR) yaptırmaları gerekmektedir.

Kendi kendine meme muayenesinin önemi kadınların kendi meme dokularını tanımalarını sağlar. Takip aralıklarında yeni gelişen kuşkulu bir kitle, memede değişiklik farkettikleri taktirde vakit kaybetmeden meme uzmanlarına müracaat etmeleri gerekmektedir.

  • Olağan Meme Kontrolu

Kadınlara 25 yaş ile 40 yaş arasında 1 ile 3 yıl aralıklarla Meme Uzmanı tarafından meme muayenesinin yapılması, meme muayenesi hakkında bilgilendirilmesi ve gerekirse meme görüntüleme tetkiklerinin yaptırılması gerekir.

 Kırk yaş üzerindeki kadınlar her yıl meme uzmanları tarafından muayene edilmeli, bilgilendirme yapılmalı ve tarama mammografisi çektirmeleri gerekmektedir.

 Meme taraması Tomosentez özelliği bulunan Mammografi  cihazları ile yapılmalıdır.

 Eğer meme yapısı çok yoğun ve heterojen özellikte ise daha ileri meme görüntülemelerinden

(Kontrastlı Mammografi, Kontrastlı Meme MR) yararlanılabilir.

 Ailesinde birinci derecede yakınlarında meme kanseri tanısı alan varsa örneğin ikiz kızkardeş, kızkardeş, anne gibi, onların tanı yaşından 10 yıl önce meme muayenesi ve meme tarama tetkikleri yapılmalıdır.

MEMENİN İYİ HUYLU HASTALIKLARI

Memenin iyi huylu hastalıkları özellikle adet gören genç hanımlarda çok sık görülmektedir.  Önemi ise altta yatan bir meme kanserinin gözden kaçırılmamasıdır. Bu nedenle memenin iyi huylu hastalıkları çok iyi bir şekilde değerlendirilmelidir.

  • Meme Ağrısı (Mastodini)

Meme ağrısı en sık görülen meme semptomlarından biridir. Batılı toplumlarda kadınların %70’i bu deneyimi yaşamaktadır. Meme ağrıları 3 kategoride sınıflandırılabilir.

  • Adet döngüsü ile birlikte görülen meme ağrıları

Gerçek meme ağrısının önemli bir bölümünü bu tip ağrılar oluşturur. Adet döngüsünde hormonal dalgalanmalar nedeniyle olmaktadır. Genellikle adetin başlangıcından önceki haftada olur. Sıklıkla her iki memede görülür ve memenin üst dış kadran denen koltukaltına yakın bölümlerinde daha yoğun hissedilir. Tamamen doğal bir süreçtir.

  • Adet döngüsü dışında görülen meme ağrıları

Gerçek meme ağrılarının 1/3’ünü oluşturur. Büyük hacimli, sarkık meme yapısı, diyet, yaşam tarzı alışkanlıkları, hormon takviyesi kullanımı, meme kistleri, genişlemiş süt kanalları, mastitler, iltihabi hastalıklar, iltihabi tip meme kanseri, gebelik, tomboflebit (Mondor hastalığı), travma, geçirilmiş meme cerrahisi ve bazı ilaçlar (antidepressanlar, kardiovasküler ilaçlar ve antibiyotikler) sebep olabilir. Tedavisi de sebebine yönelik olarak yapılmalıdır.

  • Meme dışı kaynaklı ağrılar

Göğüs önduvarı ağrıları, fizik aktivitelere bağlı pektoral kas zorlanmaları yaralanmaları, kaburga ile ilgili ağrılar, omurga ve omurilik sıkışmasına bağlı ağrılar, travma, geçirilen göğüs cerrahisi ameliyatları, ve benzeri durumlar meme ağrıları ile karışabilir.

  • Memenin Kistik Oluşumları

Memenin süt bez yapıları içinden gelişen içi sıvı dolu oluşumlardır. Meme kontroluna gelen her 3 kadından birinde görülebilir. Genellikle 35-50 yaşlarındaki kadınlarda görülür. Basit kistlerin kansere dönüşme riski yoktur ve herhangi bir tedavi gerektirmez.

  • Fibroadenomlar

Memenin en sık görülen iyi huylu kitleleridir. Sebebi tam bilinmemekle birlikte doğurganlık çağındaki kadınlarda hormonal değişikliklerin etkisiyle meydana geldikleri düşünülmektedir. En sık 15-35 yaşları arasında görülür. Basit fibroadenomlar takip edilebilir. Boyut artışı gösterirse ve yapısal olarak kuşkulu bulgular taşırsa biyopsi ile değerlendirilir. Gerekirse total olarak (tamamı) çıkarılır.

  • Meme Başı Akıntıları

Memeden fizyolojik olarak doğum sonrası emzirme döneminde süt gelir.

Bazen süt üretimini uyaran ve hipofiz bezinde salgılanan prolaktin hormonunun fazla salgılanmasıyla emzirme dışında da meme başından süt gelebilir buna galaktore denir. Meme kanseri yönünden risk oluşturmaz. Prolaktin hotmonunun ilaçlarla baskılanmasıyla çoğu kez kontrol altına alınır.

Süt dışında da meme başı akıntıları olabilir. Süt kanallarındaki genişlemeler de meme başı akıntısına neden olabilir. Bu akıntılar genellikle meme başının sıkılmasıyla gelir, sarı ve yeşilimsi renkte olabilir. Bu tür akıntıların kötü bir anlamı yoktur.

Eğer meme başı akıntısı herhangi bir uyarı olmadan kendiliğinden geliyorsa, tek memeden ve kanlı akıntı şeklinde ise mutlaka araştırılması gerekir.

Kanlı meme başı akıntılarının en sık sebebi ana süt kanalları içindeki papillom denen oluşumlardır. Bunlar çoğu kez kanser riski taşımazlar. Ancak kanlı meme başı akıntısı belirilerini gidermek ve olası bir meme kanseri riskini ortadan kaldırmak amacıyla ilgili süt kanalıyla birlikte çıkartılabilirler.  Kanlı meme başı akıntıları bazen bir meme kanserinin belirtisi olabilir. Bu nedenle memede kuşkulu bir lezyon olup olmadığı dikkatli şekilde araştırılmalıdır.

  • Memenin Enfeksiyonları

Vücudun diğer bölgelerinde olduğu gibi meme dokusunun da enfeksiyonları görülebilir. Eğer bu enfeksiyonların sonunda meme absesi gelişirse acil olarak cerrahi drenajı veya aspirasyonu gerekebilir.

  • Laktasyonel Mastit

Emzirme döneminde görülen meme enfeksiyonudur. En sık emzirme döneminin 4. ve 6. haftalarında görülür. Süt kanallarının tıkanması sonucu iltihaplanma süreci başlar. Bebek yeterli olarak memeyi boşaltamazsa biriken süt bakterilerin çoğalması için iyi bir ortam oluşturabilir ve süt enfeksiyonlarından abseye kadar ilerleyen bir süreci başlatabilir. Meme başı temizliği, memeye sıcak ve soğuk uygulamalar, memenin pompa ile boşaltılması enfeksiyonu geriletebilir. Ancak enfeksiyon gerilemezse mutlaka bir meme uzmanı tarafından değerlendirilmeli gerekirse bebeğe zarar vermeyecek antibiyotik ve antiinflamatuar ilaçlar başlanmalıdır. Eğer tüm bu tedbirlere ragmen abse gelişirse cerrahi olarak drenaj veya aspirayon yapılmalıdır. Tedaviye yanıt vermeyen olgularda olası bir meme kanserini gözden kaçırmamak için meme tetkikleri istenmelidir.

  • Meme Dokusunun ve Cildinin Enfeksiyonları

Meme dokusu içinde ve meme cildinde emzirme dönemi dışında da enfeksiyonlar gelişebilir, özellikle direnci düşük kadınlarda, memeye bir travma olduysa veyahutta cerrahi bir işlem yapıldığında görülebilir. Tedavisi diğer enfeksiyonlarda olduğu gibidir. Abse geliştiği taktirde cerrahi müdahale uygulanır. Altta yatan bir meme kanseri gözden kaçırılmamalıdır.

  • İdiopatik Granülomatöz Mastit

Sebebi bilinmemektedir, otoimmun bir hastalık olduğu düşünülmektedir. Genellikle doğum yapmış genç hanımlarda görülmektedir. Ayırıcı tanısında tüberküloz mastit ve meme kanseri düşünülmelidir. Öncelikle sistemik olarak tedavi edilir. Bakteriyel enfeksiyon eklenirse buna yönelik antibiyotik tedavisi uygulanır. Abse gelişecek olursa cerrahi müdahale yapılır. Sistemik tedavisinde steroid uygulamaları ve düşük doz methotrexate gibi ajanlar kullanılabilir. Tedaviye dirençli daha sınırlı hastalıkta cerrahi olarak granülomatöz mastitli bölge çıkartılabilir.

MEME KANSERİ

Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser tipidir. Her yedi-sekiz kadından biri hayatının herhangi bir döneminde meme kanseri tanısı alır.

Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin aşırı ve kontrolsuz çoğalması ile meydana gelir. Çoğu meme kanseri duktus denen süt kanallarındaki hücrelerden köken alır bunlara invaziv duktal karsinom denir. Bazen meme kanseri lobüllerden gelişir bunlara da invaziv lobüler kanser denir. Memenin daha nadir görülen bir kanser tipi inflamatuar tip meme kanseridir. Memede iltihabi bulgulara benzer şişlik kızarıklık ve sıcaklık artışı ile kendini gösterir.

Erken tanı ve gelişen tedavi yöntemleri sayesinde meme kanseri ile mücadelede çok başarılı sonuçlar alınmaktadır.

Uzun bir yaşam beklentisi olan hastaların tedavisinde yaşam kalitesine, vücut bütünlüğünün korunmasına ve güzel estetik sonuçlara da önem verilmektedir.

  1. Meme Kanserinin Belirtileri

 

  • Memede şişlik veya kitle,

 

  • Koltuk altında şişlik veya kitle,

 

  • Meme boyutunda veya şeklinde değişiklik,

 

  • Meme cildinde değişiklikler: Kızarıklık, ciltte kalınlaşma veya ciltte portakal kabuğu görünümü,

 

  • Meme cildinde gamzelenme veya çökme,

 

  • Meme başı akıntısı özellikle tek taraflı, kendiliğinden ve kanlı meme başı akıntısı,

 

  • Meme başında veya areolada pullanma,

 

  • Meme başında değişklikler Meme başının içe çekilmesi veya bir yöne doğru çekilmesi veya yönelmesi,

 

  • Memede veya meme başında açık yara
  1. Meme Kanseri İçin Risk Faktörleri

  • Yaş: Kadınlar yaş ilerledikçe meme kanseri riski artar. Çoğu meme kanserine 50 yaşından sonra tanı konulur.

 

  • Kalıtsal genetik mutasyonlar: Spesifik gen mutasyonları meme kanserine yakalanma riskini arttırır özellikle BRCA1 VE BRCA2 gen mutasyonları. Bunun dışında PALP2, CHECK2, ATM,Li Fraumeni, PTEN gen mutasyonları

 

  • Aile Hikayesi: Anne, baba, kardeş veya çocuğu meme kanserine yakalanmışsa meme kanserine yakalanma riski artar.

 

  • Erken adet görme: 12 yaşından önce adet görmeye başlayan kadınların meme kanserine yakalanma riski daha fazladır.

 

  • Gebelik: Tam süreli hamileliği olmayanların veya ilk hamileliğini 30 yaşından sonra yaşayan kadınlarda meme kanseri riski daha yüksektir.

 

  • Önceden meme kanseri tanısı almış olmak: Bir kez meme kanseri geçirmiş bir kadının tekrar kansere yakalanma riski daha yüksektir.

 

  • Önceden radyasyon tedavisi almış olmak: Çocuklukta veya erken yetişkinlik döneminde başka bir kanser tedavisi için göğüs ön duvarına radyasyon tedavisi gören kişilerin meme kanserine yakalanma riski daha yüksektir. Bununlla birlikte bu erken radyasyon tedavisinin faydası risklerinden çok daha ağır basmaktadır.

 

  • Obezite: Özellikle menopoz sonrası obesite kadının meme kanseri riskini arttırmaktadır.

 

  • Yoğun meme dokusu: Süt bez yapılarından (glandüler yapılardan) zengin özellikte, yoğun meme yapısına sahip kadınlarda meme kanseri gelişme riski daha yüksektir.

 

  • Menopoz sonrası hormon tedavisi: Bazı kadınlar menopoz semptomlarını hafifletmek amacıyla östrojen ve progesteron içeren hormon tedavileri kullanırlar. Bu durum meme kanseri riskini arttırabilir. • Alkol tüketimi (Sık ve yüksek dozda alkol tüketimi riski daha çok arttırır)

  1. Meme Kanseri Tanı Yöntemleri

 

  • Meme taraması Hastalık belirtileri ortaya çıkmadan önce çok erken aşamalarda meme kanserini yakalamak için yapılan tetkiklerdir. Amaç hastalığı tedavi edecek, hatta tamamen iyileştirilebilecek kadar erken aşamada yakalamaktır.

 

  • Meme Görüntüleme Yöntemleri:
    • Meme Ultrasonu (USG)
    • Mammografi (Digital, Tomosentezli)
    • Kontrastlı Mammografi
    • Kontrastlı Dinamik Diffüzyon Meme MR

  • Biyopsi
    • Kalın İğne Biopsisi (Günümüzde en çok kullanılan teknik)
    • İnce İğne Aspirasyon Biopsisi (Özellikle kuşkulu lenf nodlarına uygulanır)
    • Stereotaktik Vakum Yardımlı Meme Biopsileri (Ele gelmeyen kuşkulu mikrokalsifikasyonların tanısında kullanılan gelişmiş biopsi tekniği

 

  1. Meme Kanseri Tanısı Alan Hastanın Evrelemesi

Meme kanseri tanısı alan hastaların uzak organ metastazını değerlendirmek üzere sistemik evreleme yapılır. Bu amaçla kullanılan evreleme yöntemleri metastaz riski dikkate alınarak:

  • Batın Ultrasonu, Akciğer Grafisi
  • Toraks ve Batın Tomografisi
  • Kemik Sintigrafisi
  • PET/CT ile yapılabilir

 

  1. Genetik Danışma

Bugün için meme kanseri tanısı alan her hastadan genetic danışma istenir. Tıbbi Genetik Uzmanları hastaları değerlendirip genetic test yapılıp yapılmayacağına karar verir. Aşağıdaki durumlarda meme kanseri tanısı alan hastalardan genetic test istenir.

  • Meme kanseri tanı yaşı 65’in altında ise,
  • Yaşa Bakılmaksızın:
    • Patoloji / Histoloji: Triple-negatif (üçlü negatif) meme kanseri
  • Multipl (çok odaklı) primer meme kanseri
  • Tedaviyi beliryecekse: Metastatik meme kanserinde PARP İnhibitörü kullanılacaksa HER2 negatif meme kanserinde yüksek risk nedeniyle adjuvant Olaparib gibi ilaçlar kullanılacaksa,
  • Erkek meme kanseri
  • Aile birelerinde aşağıdaki durumlardan birinin varlığında:
  • Birinci derece akrabada meme kanseri varsa (anne, kızkardeş)
  • Meme kanseri tanısı 50 yaşın altındaysa
  • Erkek meme kanseri
  • Yumurtalık (Over) kanseri
  • Pankreas kanseri
  • Metastatik prostat kanseri
  • Ailenin aynı tarafında 3 veya daha fazla Meme ve/veya prostat tanısı varsa
  1. Meme Kanserine Yatkınlık Taşıyan Genler
  • BRCA1 ve BRCA2
  • PALB2
  • Ataksia-Telenjiektazi: ATM
  • CHEK2 geni
  • Li Fraumeni: p53
  • Cowden Sendromu: PTEN
  • Peutz-Jeghers Sendromu: STK11

MEME KANSERİ TEDAVİSİ

  • Bireyselleştirilmiş Tedavi

Meme kanseri tanısı alan hastaların tedavisi o hastanın bireysel özelliklerine göre karar verilerek yapılır. Bu özellikler:

  • Hastanın yaşı
  • Tümör tipi
  • Tümörün biyolojik özellikleri
  • Hastalığın evresi
  • Genetik yatkınlık
  • Aile planlaması (çocuk ve emzirme)
  • Hastanın tercihi
  • Multidisipliner Yaklaşım

Multidisipliner Meme Konseyinde Meme Cerrahı (Genel Cerrahi Uzmanı), Radyoloji Uzmanı,

Patoloji Uzmanı, Tıbbi Onkolog, Radyasyon Onkoloğu, Nükleer Tıp Uzmanı, Plastik Cerrahi

Uzmanı, Tıbbi Genetik Uzmanı Jineko-Onkoloji Uzmanı bulunurken yardımcı uzmanlık

dallarından Psikiatri Uzmanı, Fizik Tedavi uzmanı ve Diyetisyen bulunmaktadır. Meme hastasını merkeze alarak o hasta için bireyselleştirilmiş olarak en uygun kararı birlikte alırlar.

MEME KANSERİNİN CERRAHİ TEDAVİSİ

Günümüzde meme kanserinin en etkin vee n önemli basamaklarından biri meme cerrahisidir Meme cerrahisini memeye yönelik ve kotukaltına yönelik cerrahi olmak üzere iki ana başlık altında inceleyebiliriz.

  • Meme Cerrahisi
    1. Meme Koruyucu Cerrahi: Memenin tamamaını almadan sadece tümörün bulunduğu alanı güvenli temiz cerrahi sınırlarla çıkarılmasıdır.
  1. Onkoplastik Meme Cerrahisi: Meme tümörünün onkolojik prensiplerden taviz vermeden, temiz ve güvenli cerrahi sınırlarla çıkarılmasından (rezeksiyonundan) sonra ortaya çıkan defekti (boşluğu) plastic cerrahi yöntemleri ile yeniden şekillendirilerek giderilmesi ile iyi bir kozmetik sonuç elde edilmesi ile birlikte hayat kalite ölçütlerinin iyileştirilmesini sağlayan yöntemlerdir. Onkoplastik tekniklerle daha büyük hacimli tümörler ve çok odaklı tümörler güzel estetik sonuçlarla çıkarılabilmektedir.
  1. Mastektomi: Eğer meme korunamayacak kadar yaygın hastalık varsa, meme koruycu cerrahi iyi bir görüntü ile sonlanamayacaksa veya inflamatuar tip meme kanseri gibi bazı özel kanser tiplarinde memenin tamamının alınması gerekebilir. Meme dokusunun cildi ve meme başı ile birlikte alınmasına Mastektomi denir.
  1. Plastik ve Rekontrüktif Cerrahi ile Eş Zamanlı Rekonstrüksiyon Ameliyatları:

Eğer meme korunamayacaksa Plastik Cerrahi ile birlikte aynı seansta rekonstrüksiyonlar yapılır.

  1. Meme başı koruyucu cerrahi (Nipple Sparing Mastektomi) + Eş zamanlı rekonstrüksiyon
    1. Otolog Doku: Hastanın kendi kas dokuları ve cilt altı dokuları ile yapılan rekonstrüksiyonlardır.
    2. İmplant ile rekonstrüksiyon: Hastanın yapısının ve meme hacmine uygun silicon implantlar ile yapılan rekonstrüksiyonlardır.
  1. Meme cildi koruyucu cerrahi (Skin Sparing Mastektomi): Bu ameliyatlarda meme başı korunmaz sadece memenin cildi korunur. Özellikle meme başının tutan meme kanseri hastalarında tercih edilen bir yöntemdir. Aynı seansta eş zamanlı rekonstrüksiyonlar yapılır. Hastanın tedavisi bittikten sonra plastic cerrahi tekniklerle yeni meme başı oluşturulur.
    1. Otolog Doku: Hastanın kendi kas dokuları ve cilt altı dokuları ile yapılan rekonstrüksiyonlardır.
    2. İmplant ile rekonstrüksiyon: Hastanın yapısının ve meme hacmine uygun silicon implantlar ile yapılan rekonstrüksiyonlardır.
  • Plastik ve Rekontrüktif Cerrahi ile İki Zamanlı Rekonstrüksiyon Ameliyatları:

Hastaların özelliği ve meme kanserinin yaygınlığı nedeniyle mastektomi yapılmak zorunda kalan hastalarda eş zamanlı rekonstrüksiyon uygulanamayacaksa bu yöntem tercih edilmektedir. Mastektomi sonrasında expander denen hacim genişletici implantlar konulur. Bunlar serum fizyolojik ile şişirilerek yeterli meme hacmi oluştuktan sonra ikinci seanta çıkarılır ve yerine silikon implant yerleştirilebilir. 

  • Aksilla (Koltuk Altı) Cerrahisi

Meme kanseri cerrahisinin en önemli kısımlarından biri koltuk altına yapılacak cerrahi girişimdir.

Kotuk altına yapılacak cerrahi girişim memedeki tümörün koltuk altına yayılımı ile ilgili bilgi verirken hastalığın evresini ve yapılacak tedaviyi belirler.

  • Aksiller Lenf nodu Disseksiyonu

Koltuk altındaki (aksilladaki) lenf bezlerinin seviye 1 ve seviye 2 düzeyinde çıkartılmasıdır. Önceleri aksiller lenf nodu disseksiyonu rutin olarak yapılmaktaydı. Bu hastalarda ameliyat sonrası his kayıpları, uyuşukluk, kol hareket kısıtlılıkları, enfeksiyon gibi istenmeyen yan etkiler yanında en sık korkulan kolda lenfödem komplkasyonu gelişebilir. Bu ameliyatı geçiren kadınların yaşam kalitesini son derece olumsuz etkileyebilmektedir.

Bugün için bu ameliyat bazı özel durumlar dışında yapılmamaktadır. Sayıca fazla lenf nodu tutulumu olduğunda ve neoadjuvant kemoterapiye yanıt alınamayan hastalarda uygulanmaktadır.

  • Sentinel (Bekçi) Lenf Nodu Biyopsisi

Memedeki tümörün ilk sıçrama yaptığı lenf nodlarına sentinel (bekçi) lenf nodları denir.

Bu lenf nodlarının ameliyat esnasında tespit edilip çıkarılmasına sentinel lenf nodu

biopsisi veya eksizyonu denir.

Eğer memedeki tümör sentinel (bekçi) lenf nodlarına sıçrama yapmamışsa diğer lenf

nodlarına yayılma ihtimali çok düşüktür. Bu nedenle koltuk altındaki diğer lenf nodlarının

tamamının çıkarılmasına gerek yoktur.

Sentinel Lenf Nodu biyopsisi nasıl yapılır?

Sentinel lenf nodunun en doğru şekilde tespit etmek için ikili yöntem tercih edilir. Ameliyat

öncesi meme başının etrafından radyokolloid madde enjesiyonu yapılır ve koltuk altındaki

sentinel lenf nodlarını görüntüleyen Lenfosintigrafi çekilir. Ameliyat esnasında da gama

prob denen cihaz yardımıyla bu sentinel (bekçi) lenf nodları tespit edilir.

Bir diğer yöntem ameliyata başlarken meme başının altına isosulfan blue denilen mavi

boya enjeksiyonu yapılır ve ameliyat esnasında mavi boya ile boyanmış sentinel lenf

nodları tespit edilir.Sentinel lenf nodu en başarılı şekilde bu iki tekniğin beraber kullanılması ile tespit edilir.

Sentinel lenf noduna sıçrama olan her durumda koltuk altı disseksiyonu yapılır mı?

Sentinel lenf noduna sıçrama yoksa, izole tümör hücresi veya mikrometastaz denilen 2mm’den daha az yayılım varsa ve 1 veya 2 lenf nodu tutulumu varsa koltuk altına daha fazla cerrahi girişim gerekmez.

  • Risk Azaltıcı Meme Cerrahisi

Meme kanserine yakalanma riski yüksek gen mutasyonu taşıyan kadınlar için risk azaltıcı mastektomi ameliyatları önerilmektedir.

Risk azaltıcı ameliyatlar, genetic olarak BRCA1 ve BRCA2 gibi yüksek penetranslı patojen mutasyon taşıyan kadınlarla kuvvetli aile hikayesi bulunan kadınlara önerilmektedir.

Meme Cerrahisi ile birlikte Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanları tarafından risk azaltıcı mastektomiler vee ş zamanlı rkonstrüksiyonlar yapılmaktadır.

SİSTEMİK TEDAVİLER

Meme kanseri hastalarına Tıbbi Onkologlar tarafından uygulanan ilaç tedavileridir. Bu tedaviler sayesinde meme kanseri hastalarının sağkalım süreleri uzamış ve meme cerrahisi daha sınırlı hale gelmiştir.

Sistemik Tedaviler:

  • Kemoterapi
  • Hormon Tedaviler
  • Hedef Tedaviler
  • İmmunoterapiler

  • Neoadjuvan Sistemik Tedaviler:

Meme kanserinin tedavisinin önce sistemik kemoterapi ve hedef tedavleri  ile başlamasıdır.

Burada amaç:

  • Lokal olarak ilerlemiş bir hastalığı küçültmek
  • Meme koruyucu cerrahi şansını arttırmak
  • Erken ever meme kanserine sahip ancak patolojik tam yanıt şansını yakalamak, patolojik tam yanıt alınamadığı taktirde meme cerrahisi sonrası sistemik tedavilere devam etmek
  • Hastalığın tedavilere vereceği yanıt hakkında fikir sahibi olmak
  • Genetik test için zaman kazanmak
  • Adjuvan Sİtemik Tedaviler

Meme cerrahisi sonrası yapılan sistemik tedaviler. Burada meme cerrahisi sonrası meme kanseri hastalığını control etmek uzak organ metastazı ve local nüksler önlemek amacıyla yapılmaktadır.

Hastaya uygun tedavi seçenekleri belirlendikten sonra adjuvant kemoterapi, hormonoterapi, hedef tedaviler ve immunoterpilerden biri veya bu tedavilerin kombinasyonu uygulanmaktadır.

RADYOTERAPİ

Radyasyon onkolojisi tarafından uygulanan hastalığın local kontrolunu sağlayan nükslere azaltan yöntemlerdir. Radyoterapiler sayesinde meme cerrahisi daha sınırlı hale gelmiş ve nüksler anlamlı olarak azalmıştır.

Ayrıca özel tekniklerle uzak organ metastazlarında küratif amaçla da uygulanabilmektedir.

MEME KANSERİ HASTASININ TAKİBİ

Tedavi sonrası meme kanseri hastaları hem Tıbbi Onkologlar hem de meme cerrahları tarafından hastaya göre belirledikleri peryodlarla takipleri yapılmaktadır. Bu takiplerde meme ile ilgili diğer tüm uzmanlık branşları Radyoloji, Patoloji, Tıbbi Onkoloji, Radyasyon Onkolojisi, Nükleer Tıp, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Jineko-Onkoloji, Tıbbi Genetik, Fizik Tedavi, Psikiatri ve Diyet Uzmanlarımızdan oluşan bir ekiple destek vermektedir.

 ERKEN TANI HAYAT KURTARIR, MEME SAĞLIĞINIZI İHMAL ETMEYİNİZ.

Tedaviler

Hastalıklar

Bölüm Doktorları

AHMET

GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
AHMET MEMİŞ

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
AYNUR

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
AYNUR SOLAK

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
BAHA

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
BAHA ZENGEL

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
CENK AHMET

RADYASYON ONKOLOJİSİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

UZM. DR.
CENK AHMET ŞEN

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
ÇAĞATAY

TIBBİ ONKOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
ÇAĞATAY ARSLAN

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
EKBER

GÖĞÜS CERRAHİSİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
EKBER ŞAHİN

GAZİANTEP HASTANESİ Randevu Alın
ERKAN

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

DR. ÖĞR. ÜYESİ
ERKAN ŞAHİN

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
ETHEM MURAT

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
ETHEM MURAT SÖZBİLEN

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
FATİH

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

UZM. DR.
FATİH GÜLPINAR

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
GÜLDEN

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

OP. DR.
GÜLDEN BALLI

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
GÜRKAN

TIBBİ ONKOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

DOÇ. DR.
GÜRKAN GÜNER

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
ISMAYIL

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

UZM. DR.
ISMAYIL MİRZAFARLI

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
İBRAHİM TAYFUN

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
İBRAHİM TAYFUN ŞAHİNER

GAZİANTEP HASTANESİ Randevu Alın
KAMİL

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

UZM. DR.
KAMİL DOĞAN

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
MEHMET

KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

DOÇ. DR.
MEHMET GÖKÇÜ

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
MESUT

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

DOÇ. DR.
MESUT GÜL

GAZİANTEP HASTANESİ Randevu Alın
MUSTAFA TAHİR

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
MUSTAFA TAHİR ÖZER

GAZİANTEP HASTANESİ Randevu Alın
ÖZGÜR

NÜKLEER TIP

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
ÖZGÜR ŞANLI

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
SELİM

RADYOLOJİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
SELİM SERTER

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın
ŞÜKRÜ

GENEL CERRAHİ

MEME HASTALIKLARI MERKEZİ (SENOLOJİ)

PROF. DR.
ŞÜKRÜ BOYLU

İZMİR HASTANESİ Randevu Alın

Hangi Hastanede Var?

İEÜ Medical Point İzmir

İEÜ Medical Point İzmir Detaylı Bilgi

Medical Point Gaziantep

Medical Point Gaziantep Detaylı Bilgi
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.