Modern yaşam tarzı ve hareketsizlik, ayak sağlığını tehdit eden sorunların başında gelen topuk dikeni vakalarının artmasına neden oluyor. Uzmanlar, özellikle uzun süre ayakta çalışanlar, fazla kilolu bireyler ve uygun olmayan ayakkabı kullanan kişilerde bu rahatsızlığın ciddi oranda arttığına dikkat çekiyor.
Topuk Dikeni Nedir?
Topuk dikeni, ayak tabanındaki bağ dokusunun topuk kemiğine yapıştığı noktada kalsiyum birikmesi sonucu oluşan kemiksi bir çıkıntıdır. Genellikle sabahları, ilk adımda hissedilen keskin bir ağrı ile kendini gösterir. Bu durum, çoğunlukla ‘plantar fasiit’ adı verilen, bağ dokusunun iltihaplanmasıyla ilişkili bir tablodur. Kişi, sabah ilk adımlarında topuğunda bıçak saplanır gibi bir ağrı hisseder.
Kimler Risk Altında?
topuk dikenine yol açabilecek risk faktörlerini şöyle sıralanır:
- Uzun süre ayakta çalışan meslek grupları (öğretmenler, hemşireler, garsonlar vb.)
- Aşırı kilo (obezite)
- Düz taban ya da yüksek kavisli ayak yapısı
- Desteksiz, uygun olmayan ayakkabı kullanımı
- 40 yaş ve üzeri bireyler
Topuk Dikeni Nasıl Tedavi Edilir?
Topuk dikeni tedavisinde öncelikle cerrahi olmayan yöntemler tercih ediliyor. Bu yöntemler arasında:
- Dinlenme
- Soğuk uygulama
- Fizik tedavi ve egzersiz programları
- Ortopedik tabanlık kullanımı
- Gerekli durumlarda kortizon enjeksiyonları
dikkat çekiyor. Uzun süren ve dirençli vakalarda, şok dalga tedavisi (ESWT) ya da nadiren cerrahi müdahale gerekebiliyor.
Önlem Almak Mümkün
Ayağa uygun ortopedik ayakkabılar tercih etmek, ideal kiloda kalmak ve düzenli esneme egzersizleri yapmak topuk dikeni riskini azaltır. Özellikle ilk belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak, hastalığın ilerlemesini önleyebilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.