Medical Point App
Medical Point Mph App Store
İndir

Hastalıklar ve Tedaviler

Üst Ekstremite Kırıklar

Üst ekstremite kırıkları nedir?

Üst ekstremite kırıkları, vücudun omuzdan parmak uçlarına kadar uzanan bölümünde yer alan kemiklerin bütünlüğünün travma, düşme veya zorlanma sonucu bozulmasıyla meydana gelen kemik yaralanmalarıdır. Bu kırıklar; köprücük kemiği (klavikula), kol kemiği (humerus), önkol kemikleri (radius ve ulna), el bileği kemikleri ve el parmaklarını kapsar. Kırıklar tam veya kısmi olabilir, kemik uçları yer değiştirmiş ya da anatomik pozisyonunu korumuş şekilde olabilir.

Üst ekstremite kırıkları, günlük yaşamı doğrudan etkileyen fonksiyon kayıplarına neden olabilir. Doğru tanı ve zamanında tedavi ile büyük oranda iyileşme sağlanabilir; ancak ihmal edilen durumlar uzun vadede hareket kısıtlılığı ve deformitelere yol açabilir.

Üst ekstremite kırıkları hangi durumlarda görülür?

Üst ekstremite kırıkları sıklıkla düşme, doğrudan travma, trafik kazaları ve spor yaralanmaları sonucunda ortaya çıkar. Elini kullanarak düşmeyi engellemeye çalışan bireylerde en sık görülen kırık türü, el bileği ve önkol kemiklerinde oluşan kırıklardır. Özellikle yaşlı bireylerde, kemik yoğunluğunun azalmasına bağlı olarak düşük enerjili düşmeler bile kırıkla sonuçlanabilir.

Çocuklarda aktif oyun ve spor sırasında gelişen travmalar, büyüme kıkırdağına yakın kırıklara neden olabilir. Sporcularda ise aşırı zorlanma ya da tekrarlayan mikrotravmalar, stres kırıkları ve tendon-kemik bağlantı bölgesinde avülsiyon kırıklarına yol açabilir. Ayrıca iş kazaları, endüstriyel travmalar veya yüksekten düşmeler gibi yüksek enerjili olaylar, çoklu ve karmaşık kırıklarla sonuçlanabilir.

Üst ekstremite kırıklarında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

Üst ekstremite kırıklarında ilk değerlendirme, ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı, şekil bozukluğu ve hassasiyet gibi bulgular üzerinden yapılır. Kırık şüphesi varsa, ilgili bölge mümkün olduğunca sabitlenmeli ve hastanın hareketi kısıtlanmalıdır. Zorlamadan kaçınılmalı, en kısa sürede ortopedi uzmanına başvurulmalıdır.

Tanı için radyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılır. Direkt grafiler (röntgen) genellikle yeterlidir, ancak eklem içi kırıklar, çok parçalı ya da yer değiştirmiş kırıklar için BT veya MRG gerekebilir.

Tedavi kırığın tipi, yerleşimi, hastanın yaşı ve fonksiyonel ihtiyaçlarına göre belirlenir. Yerinden oynamamış (non-deplase) kırıklar genellikle atel veya alçı ile tedavi edilirken; yer değiştirmiş, eklem yüzeyini bozan ya da parçalı kırıklarda cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi yöntemler arasında plak-vida uygulamaları, intramedüller çivileme veya dış fiksasyon sistemleri kullanılabilir.

İyileşme sürecinde dikkat edilmesi gereken en önemli unsurlardan biri, hareketin zamanlamasıdır. Uzun süre hareketsiz kalmak eklem sertliği ve kas zayıflığına yol açabileceği gibi, erken hareket de kaynama sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle, fizik tedavi süreci uzman hekim ve fizyoterapist rehberliğinde dikkatle planlanmalıdır.

Kırığın tam olarak iyileşmesi için düzenli kontroller, görüntülemeler ve önerilen egzersizlerin eksiksiz uygulanması gerekir. Özellikle yaşlılarda, osteoporoz yönetimi de eş zamanlı olarak ele alınmalıdır. Çocuklarda ise büyüme plağı yakınındaki kırıkların uzun dönem izlenmesi gereklidir.

Sonuç

Üst ekstremite kırıkları, hem travmatik hem de fonksiyonel açıdan dikkatle değerlendirilmesi gereken ortopedik durumlardır. Erken tanı, uygun tedavi ve iyi planlanmış bir rehabilitasyon süreci ile fonksiyonel kayıplar önlenebilir. Her yaştan birey için doğru yaklaşım, tam iyileşmenin ve yaşam kalitesinin korunmasının anahtarıdır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.