Septal perforasyon onarımı nedir?
Septal perforasyon onarımı, burnu iki eşit boşluğa ayıran nazal septumda oluşan açıklığın, cerrahi yöntemlerle kapatılması işlemidir. Nazal septumun yapısal bütünlüğü, hem burun fonksiyonlarının sağlıklı devam etmesi hem de hava akımının düzenlenmesi açısından önemlidir. Bu yapıdaki bir delik, yani perforasyon, nefes alma sorunları, burun kuruluğu, kabuklanma, kanama ve ıslık benzeri seslere neden olabilir. Onarım cerrahisi, bu şikayetleri ortadan kaldırmak ve burun içi anatomik düzeni yeniden sağlamak amacıyla yapılır.
Cerrahi yöntem, perforasyonun yerine, boyutuna ve çevre dokuların durumuna göre planlanır. Genellikle endonazal (kapalı) yaklaşımla gerçekleştirilir ve hastanın kendi mukozası, kıkırdak veya destekleyici greftler kullanılarak açıklık kapatılır. Bu işlem hem fonksiyonel hem de estetik bir iyileşme sağlamayı hedefler.
Septal perforasyon onarımı kimler için uygundur?
Septal perforasyon onarımı, burun içinde 5 milimetreden büyük perforasyonu olan, uzun süredir burun kuruluğu, kabuklanma, kanama veya tıkanıklık gibi şikayetler yaşayan ve bu semptomlardan yaşam kalitesi etkilenen hastalar için uygundur. Ayrıca, perforasyon nedeniyle burun şeklinde bozulma gelişmiş ya da estetik sorunlar ortaya çıkmış kişiler de cerrahiden fayda görebilir.
Perforasyonun nedeni cerrahi travma, travmatik yaralanma, kimyasal madde teması (örneğin kokain kullanımı), otoimmün hastalık ya da enfeksiyon ise, öncelikle altta yatan nedenin kontrol altına alınması gerekir. Aktif inflamasyon veya sistemik hastalık kontrol altına alınmadan yapılan onarımlar, başarısızlıkla sonuçlanabilir.
İleri yaş, ciddi sistemik hastalıklar veya cerrahiye engel oluşturabilecek durumlar mevcutsa; ya da perforasyonun yeri cerrahi olarak kapatılmaya uygun değilse, konservatif yöntemlerle takip tercih edilebilir. Bu nedenle her hasta bireysel olarak değerlendirilmelidir.
Septal perforasyon onarımında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Septal perforasyon cerrahisinin başarısı, birçok faktöre bağlıdır. Cerrahi öncesinde detaylı endoskopik muayene yapılmalı, perforasyonun boyutu, yeri ve etraf dokuların durumu dikkatle analiz edilmelidir. Gerekli durumlarda burun tomografisi ile anatomik yapıların üç boyutlu değerlendirilmesi sağlanabilir.
Cerrahi sırasında, perforasyonun her iki tarafındaki mukoza dokusu serbestleştirilerek orta hatta getirilir ve doku desteği sağlanarak açıklık kapatılır. Bu süreçte hastanın kendi kıkırdak, fasya veya mukozası kullanılabilir. Özellikle daha büyük perforasyonlarda greft desteği cerrahinin başarısını artırabilir.
Ameliyat sonrası dönemde hastaların burunlarını zorlamamaları, ıkınmamaları ve burun içine yabancı cisim sokmamaları önemlidir. Burun içi nemlendirme, hekim tarafından önerilen merhem ve spreylerle sağlanmalı, kabuklanmalar doktor kontrolünde temizlenmelidir. Cerrahi sonrası ilk haftalarda hafif kanama, burun tıkanıklığı ya da kuruluk gibi geçici şikayetler görülebilir.
Onarım sonrası hastalar düzenli olarak takip edilmelidir. Dikiş hattının kontrolü, enfeksiyon gelişiminin önlenmesi ve greft bütünlüğünün korunması, sürecin başarısı için kritik önemdedir. Nüks riski az da olsa mevcuttur, bu nedenle cerrahi öncesi hasta beklentileri gerçekçi şekilde yönetilmelidir.
Sonuç
Septal perforasyon onarımı, burun içi açıklıkların neden olduğu semptomları ortadan kaldırmayı ve burun yapısını yeniden bütün hale getirmeyi amaçlayan etkili bir cerrahi yöntemdir. Doğru hasta seçimi, dikkatli cerrahi planlama ve özenli takip süreci, uzun dönemli başarılı sonuçlar için gereklidir. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen septal perforasyonlar, uygun vakalarda cerrahiyle kalıcı olarak tedavi edilebilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.