Medical Point App
Medical Point Mph App Store
İndir

Hastalıklar ve Tedaviler

Miyoma Uteri

Miyoma Uteri Nedir?

Miyoma uteri, kadın üreme sisteminde en sık görülen iyi huylu tümörler arasında yer almaktadır. Uterus (rahim) düz kas hücrelerinden kaynaklanan bu oluşumlar, aynı zamanda “uterin fibroid” ya da “leiomyoma” olarak da adlandırılmaktadır. Miyomlar genellikle üreme çağındaki kadınlarda görülmekte olup, hormonal faktörlerin etkisiyle büyüme gösterebilmektedir. Özellikle östrojen ve progesteron hormonlarına duyarlı olan bu yapılar, menopoz sonrası dönemde çoğunlukla küçülme eğilimindedir.

Miyoma uteri, tek bir nodül şeklinde olabileceği gibi çok sayıda ve farklı boyutlarda da gelişebilmektedir. Gelişme yerlerine göre sınıflandırıldıklarında; submuköz, intramural ve subseröz miyomlar olarak üç ana gruba ayrılmaktadır. Bu sınıflama, miyomun bulunduğu konuma bağlı olarak semptomların şiddeti ve tedavi yaklaşımı açısından önem taşımaktadır. Miyomların kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık, hormonal faktörler, obezite, erken menarş ve geç menopoz gibi risk faktörlerinin etkili olduğu düşünülmektedir.

Toplumda oldukça yaygın olarak görülmelerine rağmen, miyomlar birçok kadında belirti vermeden de varlığını sürdürebilmektedir. Bu durum, tanı sürecinin genellikle rutin jinekolojik muayeneler sırasında tesadüfen konulmasına yol açmaktadır. Ancak bazı olgularda yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen belirtilerle kendini gösterebilmekte, bu durumda tıbbi müdahale gerekebilmektedir.

Miyomlar Hangi Belirtilerle Ortaya Çıkar?

Miyoma uteri hastalığı, her bireyde farklı belirtilerle seyredebilir. Belirtilerin ortaya çıkış şekli, miyomun büyüklüğüne, sayısına ve yerleşim yerine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. En sık rastlanan semptomlar arasında adet düzensizlikleri öne çıkmaktadır. Özellikle adet kanamalarının yoğun ve uzun sürmesi, miyom varlığını düşündüren önemli bir bulgu olarak değerlendirilmektedir. Bu tür kanamalar, zamanla demir eksikliği anemisine yol açarak halsizlik, baş dönmesi ve nefes darlığı gibi sistemik etkiler yaratabilmektedir.

Büyük boyutlara ulaşan miyomlar, çevre dokulara baskı uygulayarak çeşitli pelvik rahatsızlıklara neden olabilmektedir. Bu durum, alt karın bölgesinde dolgunluk hissi, pelvik ağrı ya da sık idrara çıkma gibi şikâyetlerle kendini gösterebilir. Ayrıca bazı hastalarda cinsel ilişki sırasında ağrı oluşması da bildirilmiştir. Miyomlar, konumlarına bağlı olarak fertilite üzerinde de olumsuz etkiler yaratabilmekte, gebeliğin oluşmasını zorlaştırmakta ya da düşük riskini artırabilmektedir.

Bu belirtilerin varlığında kesin tanı, jinekolojik muayene ve görüntüleme yöntemleri ile konulmaktadır. Transvajinal ultrasonografi, miyomların varlığını değerlendirmede ilk tercih edilen yöntemdir. Gerekli görüldüğü durumlarda manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi ileri tetkikler de kullanılabilmektedir. Tanı sonrasında tedavi planlaması, hastanın yaşı, semptomların şiddeti, miyomun konumu ve doğurganlık beklentisi gibi faktörler doğrultusunda yapılmaktadır.

Sonuç

Miyoma uteri, kadın üreme sisteminde yaygın olarak karşılaşılan ve genellikle iyi huylu seyreden tümöral oluşumlardır. Çoğu zaman belirti vermeden ilerleyebilen bu yapıların, bazı durumlarda ciddi jinekolojik ve sistemik etkiler yaratabileceği unutulmamalıdır. Miyomların tanısında erken farkındalık büyük önem taşımakta, bu sayede yaşam kalitesini etkileyen semptomların önüne geçilebilmektedir. Kanıta dayalı tıbbi yaklaşımlarla doğru şekilde yönetilen miyoma uteri olgularında, hastaların çoğunda başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir. Sağlıklı bir jinekolojik değerlendirme süreci, miyomların zamanında tespit edilmesine ve gerekli tedavilerin uygulanmasına olanak sağlamaktadır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.