Medical Point App
Medical Point Mph App Store
İndir

Hastalıklar ve Tedaviler

Rahim Ağzı Lezyonları

Rahim ağzı lezyonları nedir?

Rahim ağzı lezyonları, tıbbi adıyla servikal lezyonlar, rahim ağzı (serviks) bölgesinde hücresel değişimlerin ya da anormal dokuların ortaya çıkmasıyla karakterize edilen klinik durumlardır. Bu lezyonlar iyi huylu (benign), öncül (prekanseröz) ya da kötü huylu (malign) özellik gösterebilir. Özellikle Human Papilloma Virüsü (HPV) enfeksiyonu, rahim ağzı lezyonlarının en önemli nedenlerinden biridir. Hücresel düzeyde başlayan bu değişiklikler zamanla ilerleyerek servikal displazi ya da rahim ağzı kanseri gibi ciddi tablolara dönüşebilir.

Rahim ağzı lezyonları genellikle Pap smear testi ve HPV DNA testi gibi tarama yöntemleri ile tespit edilir. Tanısı konulduğunda, lezyonun tipi ve derecesine göre izlem veya tedavi planı yapılır. Lezyonların büyük bir kısmı erken evrede tespit edildiğinde başarıyla tedavi edilebilir.

Rahim ağzı lezyonları hangi belirtilerle ortaya çıkar?

Rahim ağzı lezyonlarının önemli bir kısmı belirti vermeden sinsi seyredebilir. Bu nedenle düzenli jinekolojik muayene ve tarama testleri büyük önem taşır. Ancak bazı durumlarda çeşitli semptomlar görülebilir. Cinsel ilişki sonrası kanama, adet döngüsü dışında meydana gelen lekelenme tarzı kanamalar, kötü kokulu vajinal akıntı, cinsel ilişki sırasında ağrı ve pelvik bölgede rahatsızlık hissi, rahim ağzındaki lezyonlara işaret edebilir.

İlerlemiş vakalarda ise daha belirgin belirtiler ortaya çıkabilir. Rahim ağzı kanserinin ileri evrelerinde yoğun vajinal kanama, kilo kaybı, bel veya bacak ağrısı gibi sistemik bulgular gözlenebilir. Ancak erken evrede saptanan lezyonlar genellikle sessiz seyrettiğinden tarama programlarına düzenli katılım en etkili korunma yoludur.

Rahim ağzı lezyonlarında dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?

Rahim ağzı lezyonlarının yönetiminde en önemli adım, erken tanı ve düzenli takip sürecidir. 21 yaşından itibaren tüm kadınların belirli aralıklarla Pap smear testi yaptırması önerilir. Test sonuçlarına göre servikal displazi ya da HPV pozitifliği saptanırsa, kolposkopi ile ayrıntılı inceleme gerekebilir. Bu işlem sırasında gerekirse biyopsi alınarak tanı kesinleştirilir.

Lezyonların takibi, derecesine göre değişir. Düşük dereceli lezyonlar (LSIL) bazı durumlarda kendiliğinden gerileyebilirken, yüksek dereceli lezyonlar (HSIL) daha yakından izlenmeli veya cerrahi girişimle çıkarılmalıdır. LEEP, konizasyon gibi işlemler, prekanseröz lezyonların tedavisinde yaygın olarak kullanılan yöntemlerdir.

Hasta bilgilendirilmesi, tedavi uyumu ve cinsel sağlığın korunması da takip sürecinin ayrılmaz bir parçasıdır. HPV’ye karşı geliştirilen aşılar, özellikle genç yaşta uygulandığında rahim ağzı lezyonlarının ve serviks kanserinin görülme sıklığını belirgin ölçüde azaltır. Ayrıca, bağışıklık sistemini güçlü tutmak, sigaradan uzak durmak ve düzenli jinekolojik kontroller, lezyonların ilerlemesini önlemede etkilidir.

Sonuç

Rahim ağzı lezyonları, erken evrede saptandığında etkili bir şekilde tedavi edilebilen ancak ihmal edildiğinde ciddi sonuçlar doğurabilen sağlık sorunlarıdır. Belirti vermeden ilerleyebileceği için düzenli tarama testleri, bilinçli takip ve koruyucu önlemler büyük önem taşır. Kadın sağlığının korunmasında erken tanı en güçlü adımdır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Bu sayfada, tedavi edici sağlık hizmetiyle ilgili bilgiler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için lütfen doktorunuza danışın.