Erken Doğum

Erken doğum nedir?

Erken doğum, gebeliğin 37. haftasından önce gerçekleşen doğum eylemidir. Normal gebelik süresi yaklaşık 40 hafta olup, 37. hafta tamamlanmadan başlayan doğum sancıları ve rahim kasılmaları erken doğum olarak tanımlanır. Erken doğum, bebek açısından riskli bir durumdur çünkü bu dönemde doğan bebeklerin organ gelişimi tam olarak tamamlanmamış olabilir. Özellikle akciğer gelişimi, bağışıklık sistemi ve beslenme kapasitesi prematüre bebeklerde yetersiz olabilir. Erken doğumun önlenmesi ve bebeğin sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesi için anne adaylarının gebelik takibini düzenli olarak yaptırması ve risk faktörlerini kontrol altında tutması önemlidir.

Erken doğumun neden olur?

Erken doğumun nedenleri çok faktörlüdür ve hem anneye hem de bebeğe bağlı risk faktörlerini içerir. En yaygın nedenler arasında anne adayında enfeksiyonlar, rahim veya rahim ağzı ile ilgili yapısal problemler, çoğul gebelik, gebelik sırasında aşırı stres ve ağır fiziksel aktiviteler yer alır. Sigara ve alkol kullanımı, yetersiz beslenme, düşük vücut ağırlığı veya obezite de erken doğumu tetikleyebilir. Ayrıca anne adayının yüksek tansiyon, diyabet veya tiroid bozuklukları gibi kronik sağlık sorunları da risk faktörleri arasındadır. Önceki gebeliklerde erken doğum öyküsü bulunması, rahim içi kanamalar, plasenta sorunları ve amniyon sıvısında bozulmalar da erken doğuma yol açabilir. Bazı durumlarda ise belirgin bir neden saptanamayabilir.

Erken doğumda tanı süreci nasıldır?

Erken doğum tanısı, genellikle düzenli ve ağrılı rahim kasılmalarının başlamasıyla konur. Kasılmaların 10 dakikada üç veya daha fazla olması ve rahim ağzında açılma ile birlikte seyretmesi erken doğum eyleminin habercisidir. Jinekolojik muayene ile rahim ağzının açıklığı ve incelme durumu değerlendirilir. Ultrasonografi, bebeğin pozisyonunu, plasenta durumunu ve amniyon sıvısı miktarını belirlemek için kullanılır. Gerekli durumlarda rahim kasılmalarını izlemek için tokografi (NST) uygulanır. Vajinal sıvıdan alınan testlerle (örneğin fetal fibronektin testi), erken doğum riski öngörülebilir. Erken tanı, doğum eyleminin kontrol altına alınabilmesi ve bebeğin gelişimi için uygun tedavi stratejilerinin uygulanması açısından büyük önem taşır.

Sonuç

Erken doğum, hem anne hem de bebek için riskli bir durum olduğundan dikkatle takip edilmesi gerekir. Düzenli gebelik kontrolleri, sağlıklı beslenme ve risk faktörlerinin ortadan kaldırılması, erken doğumun önlenmesinde en etkili yaklaşımlardır. Kasılma, su gelmesi veya vajinal kanama gibi erken doğum belirtileri yaşayan anne adaylarının vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurması hayati önem taşır.